İlkem Gazetesi

KARANLIKTAN AYDINLIĞA BAŞ DÖNDÜREN MARATON!

KARANLIKTAN AYDINLIĞA BAŞ DÖNDÜREN MARATON!
29 Ekim 2018 - 18:40

2000 yılını unutmuş olanlar var. Cadde ve sokakları köstebek yuvası gibi, çarpık kentleşme nedeniyle virane bir ilçeydi Sultanbeyli. 1990’lı yıllar…  O yıllara gitmesek daha iyi. ‘Altında barınabileceğim bir çatım olsun yeter’ diyenlerin kenti, İstanbul’un kaçak ve suç mahallesiydi Sultanbeyli. O tarihlerde İstanbul bile kabul etmiyordu Sultanbeyli’yi. İlçeyi çevreleyen o yemyeşil, mis gibi temiz kokan oksijen deposu ormanları gün geçmiyordu ki bir cinayet haberi ile İstanbul ve Türkiye gündemine konu olmasın. Bunun yanı sıra komşu, tanıdık ve akrabaların tavsiyesi ile bir anda İstanbul’un en çok göç alan ilçesi oluverdi. Elektrik için çekilen yüz metrelerce kablo ile her evin çatısı ve sokakları adeta örümcek ağını andırıyordu. İstisnasız her evde bir elektrikçi vardı. Evlerin kolon demirleri topraklama görevi görüyordu. Bu uğurda ne canlar gitti bir bilseniz. Bir de su hikâyesi var tabi. Kadın, erkek, çocuk, yaşlı demeden elimizde koca koca bidonlarla o koşuşturmamız ve sıra kapmak için giriştiğimiz mücadele, kelimelerle anlatılamaz. Hele o foseptik çukurları… İnsan hatırlamak bile istemiyor. Olayların en garip ve en üzücü olanı ise GÖLET. Ne hayaller yıktı, ne canlar aldı, ne ocaklar söndürdü bir bilseniz. Birçok insanın yarınlarını çaldı o dönemin lağım çukuru. Nüfusun artmasıyla beklentilerin değişerek artması beraberinde de büyük sorunlar getirdi. En önemli sorun da yıllarca dilimizden düşüremediğimiz tapu. Bir el senedi garantisi ile kime ait olduğunu sorgulamadan aldığımız ve üzerine yapılar inşa ettiğimiz arsaların ne zaman resmiyet kazanacağıydı kaygımız. Yıllarca tapuyla yattık tapuyla kalktık. İşin doğrusu akıbetini de bilmiyorduk. Adeta özgürlüğü elinden alınmış bir köle şehirdi Sultanbeyli. Kısacası resmiyette yeri yoktu. Çünkü KİMLİKSİZDİ. Sultanbeyli’de hayatla kavganın en şiddetli yerinde biri çıktı ‘ben mülkiyet problemini çözerim’ diye. Birçok kişi ‘hadi canım sende biz bu şarkıları çok dinledik’ diye çıkıştı. Ama o ısrarla ‘ben bu sorunu çözerim’ dedi. İlçe halkı, ‘madem bu kadar kendinden emin, bir de bunu deneyelim’ dedi. 2009 yılında halkın büyük desteği ile Belediye Başkanı olarak görevine başladı. İlçenin tek derdi tapu değildi. Sürekli göç alan bir ilçenin eğitim, sağlık, ulaşım, çevre düzeni, sosyal tesis gibi yaşamı direk etkileyen sorunları da çığ gibi büyümüştü. Önceliği tapu olan Başkanın bu sorunlara da zaman harcaması ve hizmet getirmesi gerekiyordu. Ekibiyle birlikte kolları sıvadı. Önceliği mülkiyet problemi olmak üzere ilçenin ihtiyacı olan hizmetler yavaş yavaş gelmeye başladı. 2009 yılında başlattığı mülkiyet maratonunu deyim yerindeyse ilmek ilmek dokuyarak bu gün ki duruma getirdi.

9 yıllık zorlu bir maraton sonucu hem hizmet hem de mülkiyet problemini çözmek kolay olmasa gerek. Lafı çok fazla uzatmadan son noktayı koymak gerek. Özgürlüğü elinden alınmış bir kente kimlik kazandırarak özgürlüğünü veren Belediye Başkanı Hüseyin Keskin’in kazandırdığı projelerle değer bulan Sultanbeyli, şimdiden yatırımcıların gözdesi haline geldi. İşin garibi Sultanbeyli’nin kimliksiz kalmasını isteyen ve rant elde edenlerin bu gün rantları elden gittiği için feryat etmeleri beni şaşırtmadı. Velhasıl kronikleşmiş yüz yıllık sorunu 9 yılda çözmek her babayiğidin harcı değil. Üstelik Hükümetin en alt kademesinden en üst kademesini dâhil ederek. Şimdi bakıyorum da bazıları bu günlere nasıl geldiğimizi unutturmaya çalışıyor. Bu eksikleri gidermede önceki belediye başkanlarının katkısını da unutmuş değilim. Ama 2009 yılından sonra adeta bir devrim yaşandı. Bunu da unutmamak gerek diyorum.

İki örnek vermek gerekirse birincisi hayatları söndüren lağım çukuru olan Gölet, ikincisi cinayet mahalli olan Aydos ormanı. Sadece bu iki örneğe baktığımızda Sultanbeyli’nin ne kadar yol kat ettiğini anlamış oluruz.

PİYASALARDA SON DURUM
  • DOLAR
    -
    -
    -
  • EURO
    -
    -
    -
  • ALTIN
    -
    -
    -
  • BIST 100
    -
    -
    -
Hava durumu
-
-
-
Nem Oranı: -
Basınç: -
Rüzgar Hızı: -
Rüzgar Yönü: -
# TAKIMLAR O AV P
# TAKIMLAR O AV P
# TAKIMLAR O AV P
# TAKIMLAR O AV P
# TAKIMLAR O AV P
# TAKIMLAR O AV P
# TAKIMLAR O AV P
# TAKIMLAR O AV P

İlkem Gazetesi